Yeni Dünya Yeni Hayat


Azizim neler oldu neler! 

  Amerika'ya gittim. Yeter gari her yıl gelip dolaştığım dedim, yerleşmeye karar verdim.
  Ev aradım çılgınlar gibi. Blog biraz uğraş istiyor, internetim de az idi yazamadım ev sürecinde, gelemedim güzeller güzeli bloglarınıza. 
  
  But I came back! 


 Kedimi, Allah'a ve anneme emanet etmiştim. Bir ay evlatları gibi baktılar. Sonra buraya gelen iki arkadaşla Cano'yu Amerika'ya getirttik. (Prosedürden fenalık basmıştı, o gece diken üstündeydim, gelebilecek mi diye.) Çok şükür kavuştuk. 


   Nihayetinde yerleştim, ev işi de halloldu. Amerika ile ilgili izlenimlerimi anlatırım inşallah. Bu sıralar gezmekten yıpranmış ayaklarımı dinlendiriyorum. Elimde çay bardağında Türk kahvesi. (Küçük fincan arıyorum hâlâ.)


   Madem yeni başlangıçlar oldu, blog da bir tazelensin, nefes alsın dedim. BlogYazarki kardeşin büyük gayreti ve sabrıyla bu şirinceğiz halini aldı. (Kendisi canından bezdiyse sebebi ben olabilirim.) Üstelik hiçbir karşılık beklemeden yaptı bunu. Yardımları, ilgisi ve özenli çalışması için bir kez daha teşekkür ediyorum. 


  Yorumlarıyla halimi hatrımı soran, beni merak eden canlara da şükran kesira. Seviyorum sizi, happynisi. (Allah'ım edebiyat hocalarım beni daşa dutacak.) 

 Bu arada instagramda maceralarımı paylaşıyorum @amerikali.hatun 🌸 
 Gelin orda da kaynaşalım, kaynatalım. 


  Bende havadisler cumbul cumbul. Siz neler ettiniz anacım? Kaçan göçen var mı? Hayatı 180 derece değişen? Havalar soğudu mu orda? Mezun olan, iş değiştiren, evlenen, bebişi olan var mı? 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Rare Disease Day and the promises of personalized medicine

O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...