Doğu'nun Bağrında Karadeniz'in Böğründe 2 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Doğu'nun Bağrında Karadeniz'in Böğründe 2 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Doğu ve Karadeniz 2



   Eveeettt en son Erzurum'u hak etmiş, Kars yollarına düşmüştük. 

  Efendim Kars bildiğiniz doğu şehirlerine pek benzemiyor. Vakti zamanında Ruslar şehre dadandığından evler, binalar o kültürün mimarisini taşıyor. 
  Arkadaşlar pek sevmese de ben sevdim. Evet biraz sert ve soğuk görünebilir ama en azından bir tarzı var. Kararmış, oymalı yapılar... 
 Hava da yağmurlu olunca Piyanist filminin setine dönmüştü bizim Kars. 

  Her yer peynirci herrr yer! Benim gibi peynire aşık olanlar mutlaka gitmeli. Sülalelik koca bir teker kaşar aldık. Gravyer peynirini de ilk kez orda tattım (Pek sevmedim gerçi). 

  Tabi meşhur piti yemeği var. Nohutlu, zerdeçallı, koyun etli, içine lavaş doğranıp yenen bir yemek. Çok beğendim. (Diğerleri bunu da beğenmedi, arkadaşların nüfusu Paris'e kayıtlı da). 

⭐⭐⭐

 Bir gece konaklama, sonra ver elini Ardahan. Küçük bir şehir. Hiç arabadan inmeden dolaşıp bitirdik Ardahan'ı. 

⭐⭐⭐

   Artvin'e doğru yola koyulduk. Dağları aştık desem yeridir. Yüksek yerlerde mayıs ayında -3 dereceyi, karı, fırtınayı gördük. Korkutucu ama güzeldi.





   En ücra köşelerde bile bir hayat kurmuş insanlar, tefekkürlük... Artvin'e girerken madenler karşılıyor sizi. 
 Yüksekçe bir yerden gittikçe alçalan yollarla şehre vardık ve Karadeniz fıkrası karşıladı bizi. Kaleler şehrin tepesinde olur ya hani. Artvin'de şehir tepede kale aşağıda. Ay çok güldüm! 
Çarşıya resmen yokuşlardan çıkıyorsunuz. 
Artvin dönüşü alabalık tesisi ve gürül gürül deresi olan Borçka'da mola.


⭐⭐⭐

    Rize'ye doğru yola koyuluyoruz şimdi de. İkinci gidişimdi.
   Yamaçlarda sıralı çay tarlaları, kalesinde Turkish coffee keyfi, shopping time of kavurma, pide molası ve çookkk lezzetli fındıklı, kadayıflı Turbo tatlısı. (Ya o güzelim şeye niye bu adı verdiniz be gülüm)
  Evet kabul ediyorum biraz şehir turu, biraz boğaz turu oldu bizimki. 







   Meşhur Ayder Yaylası'na gitmek bu sefer nasipmiş.
 Büyük değil ama çamların, yeşillerin bağrındasınız. Ferahlık, freshlik, serinlik, temizlik... Ne ararsanız! 

⭐⭐⭐

   Trabzon ise birkaçıncı gidişim olan dolu dolu bir şehir. 
  Önceki gidişlerimden hatıra olan Sultan Murat yayla gezisi var. 
 Siz hiç bulutların üstüne çıktınız mı? Uçakla değil, canlı canlı, rüzgarı yüzünüzde hissederek? İnanılmaz bir tecrübe! Bakın... 



  Uzun Göl elbette ki özel bir yer ancak etrafını betonla çevirdikleri ve otelle doldurdukları için, tablolardaki o eski doğal halini bulamadım. 

  Sümela Manastırı da mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Nasıl mistik bir havası var öyle! 
   Ben toprak, çamur, rutubet kokularını çok severim. (Kulağa absürd geldiğini biliyorum ama öyle, arada ıslak toprak yemişliğim de var. Kokusu tadından daha güzel. Neyse. Kınama bak başına gelir).
   Bu rutubetlik, vıcıklık içinde mutlu mesut manastıra tırmandım. Harika görüntüler eşliğinde.
   Aşk ile buyrun.




  




  Önceki gidişimden bildiğim için bu defa manastırın içine girmedim. Ama yolculuğu da pek güzel idi. 

   Hani demiştim ya biraz boğaz turu diye. Bu sefer Hamsiköy'ün meşhur sütlacını tatmak için yola düştük. 
   Değdi mi? Değmez mi anacım değmez mi! Güveçte, üstü bol kavrulmuş fındıklı, tam kıvamında sütlaç... (Ay ben bir su içeyim fena oldum).

   Dönüş yolunda Akçaabat köftesi molası. Evet bu da çok güzel ama benim favorim hâlâ Bursa civarındaki meşhur Köfteci Cozef! 

Kaldı 4 şehir...
Devamı gelecek inşallah.

⭐⭐⭐

  Bu arada ecnebi takipçiler için sağ üste Google translate koydum ama çeviri yapınca cümlenin başı sonu ayrı telden çalıyor. Yani pek güvenmeyin derim. (Lakin Azerice çeviriye çok güldüm) 
   Blogu anlamak için en garanti yol Türkçe öğrenin. Olmadı bir Türk arkadaş bulun o anlatsın.
 Yeter ki mahrum kalmayın, üzülürüm sonra. 

Burada hepimize yer var azizim ♥

⭐⭐⭐

Rare Disease Day and the promises of personalized medicine

O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...