özel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
özel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Çünkü Happymis Özeliz


  USS'leri olmalı herkesin cancağızım. Yetmemeli her zamanki kullandıkları. Hatta gün be gün, olmazsa hafta be hafta, hiç yoksa ay be ay değişmeli, gelişmeli bu USS'ler. 
 Şahsen bana dar geliyor umumun, hususileri. Herkesin işine kimse karışamaz. Saçmalıksa saçmalık, orjinallikse orjinallik, marjinallikse marjinallik, teknolojikse teknolojik. (Bu buraya olmadı, neyse).




  Her şeyde bir estetik aramıyor muyuz cancağızım? Bunda da bulunur zaar. Sana has bir şey ortaya koyacaksın (mesela yüreğini) ve bu önemsenmeyecek (mesela kulak ardı edilecek) öyle mi? Buna inanmayı reddediyor, bilakis gülümsemek gibi hızla yayılacağını iddia ediyorum. Var mısın iddiaya?.. 

   Başkalarına benzememek arzusuyla yanıp tutuşuyoruz ya. USS'ler tam da buna hizmet ediyor işte. Kalabalıklar içinde aşkına göz kırpmak gibi. Kimsenin bilmediği bir hazineye muttali olmak gibi. Orkestrada kırk yılda bir çalan üçgen zil gibi. Sınav ortasında cevap E diye bağırmak gibi...




 Sence de her şey yapaylığa doğru meyletmiyor mu cancağızım? İşittim ki, yoğurtların üstü kaymaklı görünsün diye bilmem ne koyuyorlarmış. Yufkalar uzun süre dayansın diye bilmem ne. İçecekler kırmızı görünsün diye bilmem ne. 

  Ve yine işittim ki, sosyal medyada takibe takip, unf yapma engeli yersin diyorlarmış. Bunlar da ahir zaman iğretiliği. 

 Bunca sahteliğin içinden kurtarmalı gönlümüzden geçen güzellikleri.




    Ha?.. 
Tabi ya, USS'nin ne olduğunu söylemeyi unuttum. USS, Uyduruk Sevgi Sözcükleri demek. En tatlısından, en şığininden.

 Hadi... Benim USS'lerimi sesli söyle. Gülümseyeceksin... 
  Böbeyim, gocikuş, pönçik, hınhın, cüncüş, bituçi, pincir, fofik, cüngül, höri, bibiş, bötici. 

Şimdi sıra sende!..


❤ 







Kişisel Blog Yazarları Ne Düşünüyor?





  Sevgili Simurg'un Kalemi ve Bir Kısanın Günlüğü  beni م lemişler.
Kendilerine şükranlarımı sunarak, icabet etmek elzemdir hissiyatıyla cevaplıyorum.


Blogla tanışmam nasıl oldu?

  İçimdeki acil yazmam gerek dürtüsüne daha fazla karşı koyamadım. Blogumu cep telefonumdan bir günde açtım. (Biraz baş ağrısı, birkaç fincan kahveye mâl oldu) 


Neden blog yazıyorum?

   Azizim benim blogum, böyle nasıl desem kımıl kımıl (gezi), yumuş yumuş (kitap), tatlış tatlış (film) şeylerle ilgili. 
 İstiyorum ki masal dünyamda herkes mutlu olsun. Bu yüzden blogumun bir nömreli prensibi ezici, üzücü, bozucu mevzuların yer almaması.


Yakın çevremdeki insanlara bloğumdan bahsediyor muyum?

  Duymayan az kişi kalmıştır, herkese hunharca anlatıyorum. Yetmiyor yazılarımı gönderiyorum. (Psikolojik baskı mı, tabi ki hayır. Şirin ısrar taneleri).


İlk yazım ile son yazım arasında ne gibi farklar var?

   Tanıtım yazısı idi, kaldırdım sonra. Son yazım dizi yazısı. Tarzım aynı (Alışılıyor korkmayın).


Blog yazmak yaşantıma neler kattı?

 Yeni yeni şeyler öğrendim, öğreniyorum. Yazılarımdaki yorumlar faydalı olduğumu hissettiriyor.  Mutlu oluyorum. 
  Blog alemini samimi ve kaliteli buldum. Bir de telefonumun şarjı daha çabuk bitiyor.


Diğer blog sahipleri ile iletişim kuruyor muyum?

   O nasıl lakırdı, tabi ki.
Yüz yüze olmadı henüz ama benim parmaklarım korkak değil,  üşenmem gül gibi yazarım yorumlarımı. Konularımdaki yorumlarla da güzel bir iletişim kuruldu. Daim olsun inşallah. 


Hangi kaynaklardan ilham alıyorum?

  Konularım bana özgü. İnternete girip de ne yazsam demiyorum. Bu benim masalım.


Rahatsız olduğum bir konu var mı?

  Yaklaşık 5 aydır buralardayım, şimdilik yok. Olursa söylerim.


Yakın arkadaşlarıma blog yazmayı önerir miyim?

   Bittabi... 
Herkes yazsın, coştursun. Lakin millet çoluk çocuktan başını kaldıramıyor. 
 Bebek gazından, uykusundan, iştahından konu edebiyata, sanata gelemiyor bir türlü. Ya işte ben de hepsini mütebessim, başımı sallayarak dinliyorum (Napcan hayat).


   Velhasıl azizim sık sık bloguma uğrayın, iyi gelir...




Rare Disease Day and the promises of personalized medicine

O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...