Bitimsiz hesaplaşmaların bitmeyişi mi bu hayat dediğimiz mevzu ?
Tam olarak ne zaman çakmaya başlayacağız bu işlerden ?
Okular ,yollar, yıllar ,tarihler biri olmamızı salık verip dururken biz daha ne olduğumuzu anlayamamışken nasıl olacak ?
Kim işledi içimize bu teyit hissini , yalnızlığın kutsandığı ve kalabalık meydanlarda , sokaklarda , barlarda , parklarda koynumuza sunulduğu bu çağda neden bir türlü içimiz yalnız kalamıyor?
Adını koyamadığımız onaylanma açlığı ile sürükleniyoruz aşktan aşka ,yaştan yaşa, yıldan yıla ...
Oysa yanlışların, hataların , tüm aptallıkların üzerine kurmamış mıydık geçmişi ve hayali..
İnsan kalbi nasıl dayanıklı bu kadar acıya , kine ,ölüme, işkenceye rağmen atıyor işte inatla.
İnsan kalbi ne kadar zayıf zihnin ucundaki pamuk ipliğine bağlı ha düştü ha düşecek.
Aklımın itaat ettiği her şeye kalbim karşı çıkıyor. Biri diyor ki zaman geçiyor , şanslar kaçıyor , durma , hadi , ne bekliyorsun ...
Diğeri diyor ki zamandan atlama ; üstünden atlayıp geçtiğin her avarelik yakana yapışacak geri dönemeyeceksin; ikinci bir şans her zaman var ayrıca hata yapmaktan korkmana gerek yok . Sevmeye onay gerekmez diyen sen değil miydin hani gerçeklerle doğrular her zaman aynı olmuyordu şimdi n'oldu da geri vitese aldın.Yanlış yaptığını düşebilirler ama seni seveceklerdir,kabul edeceklerdir.
Sonlu bir şeyin içindeyken yanlış mı sorusunu bu kadar sormak da gerekmiyor sanırım hepimizin avucunda ucundan kenarından kıvrılmış ; doğduğumuz evden, duyduğumuz dilden kalma bir eskilikle bize bakan sarı beyaz geçmişler var.Bugünümüz değişken , eksik ruhumuzun oyunları ile çevrili ...
Bugünün umudu yarının kalp sıkıntısı.
Yolumu kalbimden yana çevirdim, çevirdim de işte eksik aklımın oyunları;
düşmüyor yakamdan zihnimin çınlamaları.
Kalbimin pişman olmayışına yaftalar yapıştırıyor arsız zihnim.
Ah tutsak bilinç
Ya sahiden hiç kenarından köşesinden de olsa çakılmaz mı bu hayat ?
Bunca sorunun ardına
sanırım
Yapılacak tek şey bir bardak çaya dilenmiş bir kaç dize içmek
Biraz şiire uyumak
Bu arada laf aramızda kalsın ama
Şiir de gönülden yana
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Rare Disease Day and the promises of personalized medicine
O ur daughter Ellen wrote the post that I republish below 3 years ago, and we've reposted it in commemoration of Rare Disease Day, Febru...
-
Pakistan dizileri Hint dizilerinden farklı. Onlar gibi coşkulu olmuyor genelde. Bu yüzden yarım bıraktıklarım hayli fazla. Ama bu dizi ...
-
Pakistan dizisi önyargımı biraz olsun kıran bir dizi izledim geçenlerde. Baştan söyleyeyim Hindistan dizilerindeki gibi rüzgarlar essi...
-
W e discussed a Japanese pachinko machine in an earlier post , a pinball machine, as an example of the difference between randomness and det...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder